Doğanın insanlara sunduğu çeşit ve soğan çeşitleri, kendi aralarında ne gibi farklılıklar olduğunu düşünmemizi ve kendimize seçim sorusunu sormamızı sağlar. Her zaman sadece tada göre belirli bir ürünü tercih etmeye değer mi, yoksa bir dizi yararlı eser elemente dikkat ederek kompozit özelliklerden devam etmeniz mi gerekiyor?
Tarifini seç
Tıpta kırmızı ve beyaz soğan
Herhangi bir soğan, her şeyden önce, bir kişinin ahenkli gelişimi ve çalışması için gerekli gerçek bir vitamin ve mineral kaynağıdır.
Bilim adamları 100-150 g soğanın günlük A grubu vitamin ve askorbik asit dozunun yarısından fazlasını kapsadığını iddia ediyorlar.
Çeşitli çeşitlerin bileşimindeki benzerliğe rağmen, beyaz ve kırmızı çeşitler arasında hala bazı farklılıklar vardır. Çeşitli tıp alanlarında kullanıldıklarında, kendi yollarıyla bağışıklık oluşumuna ve birçok hastalığın ortadan kaldırılmasına katkıda bulunurlar.
Kırmızı soğan, kolesterolle mücadelede idealdir. Çinli bilim adamları tarafından böyle bir keşif, kelimenin tam anlamıyla tüm dünyayı bu basit ve oldukça yaygın sebze etrafında döndürdü. Araştırma sırasında, kırmızının sistematik kullanımının ya da ben de dediğim gibi mor soğanın kandaki kolesterol seviyesini dörtte bir azaltabileceği bulundu. Böylece, kardiyovasküler patolojiler geliştirme riski de azalır, kan damarları temizlenir ve ağırlık normalleştirilir.
Beyaz soğan, içindeki yüksek demir seviyesi nedeniyle anemiye karşı mücadelede mükemmel bir çözüm olacaktır.
Tıp hakkında konuşmak gerekirse, halk ilaçlarından bahsedilemez. Yani, kırmızı çeşitlilik sürekli spor yapan ve germe kasları ve bağları bilen insanların en iyi arkadaşıdır. Yulaf lapası kokulu ampullerden hazırlanır, daha sonra şekerle karıştırılır ve boğaz bölgesine bir kompres şeklinde uygulanır.
Buna karşılık, beyaz soğan çeşitli cilt kusurlarını ortadan kaldırmak gerektiğinde daha etkilidir. Vücudun üst bütünlüğünü etkileyen kaynar, akne ve diğer talihsizliklere karşı mücadelede kullanılır.